Gençlik aşısı, yaşlanma belirtileri için yapılan mücadelelerde uygulanan ve son derece etkili olan teknikler arasında yer alır. Gençlik aşısı, yaşlanma belirtilerini hem yavaşlatmak hem de etkilerini azaltmak adına uygulanan avantajlı tekniklerden biri olarak kabul edilir. Cerrahi müdahalenin gerek görülmediği durumda, olumlu yöndeki etkilerini hızlı bir şekilde görülen gençlik aşısı uygulaması sayesinde cilt parlak, genç ve sağlıklı bir görünüme kavuşabilir. Aşının en önemli bileşeni hyalüronik asit cilde tam anlamıyla nüfuz eder. Hyalüronik asidin ciddi şekilde cilde nüfuz etmesiyle beraber cilt üzerinde sıkılaşma ve yenilenme  sağlanır. Bu sayede de son derece sağlıklı bir cilt elde edilir. Bilindiği üzere bebeklerin cilt yapıları oldukça canlı, pürüzsüz ve sağlıklıdır. Bu durumun sebebi ise bebeklerin vücutlarında yer alan hyalüronik asit oranının yüksek olmasıdır. Yaşlanma durumunun  etkisiyle vücutta bulunan hyalüronik asit miktarı büyük oranda azalır. Aynı şekilde cildin kendini sıklaştırma ve onarma durumlarında da azalmalar görülür. Gençlik aşısı uygulaması neticesinde, cilde yeniden hyalüronik asit yüklemesi yapılır. Buna bağlı olarak cilt, kendini sıklaştırma ve onarma fonksiyonları yeniden devreye sokulur.

Gençlik Aşısı Hangi Durumlarda Uygulanır?

Gençlik aşısı, cilt üzerinde yaşlanmanın belirtilerinin görüldüğü ve cildi son derece zarar görmüş kişilere, belirlenmiş olan aralıkları ve miktarlarla hyalüronik asit uygulaması işlemi şeklinde ifade edilebilir. Bu yöntem genel olarak sorunlu bölgeler üzerinde uygulanır. Ayrıca akne, alkol, sigara, solaryum ve  güneş gibi durumlara bağlı olarak zarar görmüş ciltlerin diğer tedavilerine de tamamlayıcı olarak uygulanabilir.

Gençlik Aşısı Kimlere Yapılabilir?

Gençlik aşısı, 20 yaş ve üzerinde olan bütün cilt tiplerine rahat bir şekilde uygulanabilen bir tekniktir. Özellikle yüz, boyun, dekolte ve el gibi bölgelere sık sık uygulanan gençlik aşısı, uygulanmış olduğu bölgeler üzerinde yer alan sorunları çözme açısından son derece etkili olan bir uygulamadır. Bu uygulamanın en mühim ve yaygın kullanım alanı ise, anti-aging uygulamaları olarak bilinir. Yaşlanma durumunun cilde yansımış olan olumsuz etkilerini büyük ölçüde azaltmak adına uygulanan gençlik aşısı, hem önleyici hem de tamamlayıcı bir anti-aging yani yaşlanma karşıtı bir tedavi olarak kabul edilir.

Gençlik Aşısı Nasıl Yapılır?

Gençlik aşısı uygulamaları adına standart bir şekilde uygulama prosedürü yoktur. Kişilerin ihtiyacı, aynı zamanda doktor tarafından belirlenmiş olan tedavi planlaması, bu konuda kilit rol oynar. Fakat uygulama, genel olarak 10 ile 15 gün aralıklarla uygulanır. Ayrıca 2 ile 3 seans şeklinde ilerleme yapılır. Gençlik aşısı uygulaması bir çeşit mezoterapi olup mezoterapi iğneleri kullanılarak yapılan bir işlemdir. Bu sebeple uygulamanın öncesinde, kişilerin herhangi bir tarzda rahatsızlık hissetmemesi adına uyuşturucu krem uygulaması yapılır. Bu uygulamanın sonrasında ise enjeksiyon gerçekleştirilir. Gençlik aşısı sonrası uygulanan bölgelerde hafif şekilde şişlikler ve kızarıklıklar ortaya çıkabilir. Çok nadir olsa dahi morluklar da görülebilir. Fakat bu durumlar ortalama 2 ile 3 gün içerisinde kaybolur. Gençlik aşısının etkisi ise ortalama 5 gün içerisinde kendini göstermeye başlar. Uygulamanın ardından  cilt, hem canlı hem de parlak bir görüntüye kavuşur.

Gençlik Aşısının Faydaları Nelerdir?

Gençlik aşısı, enjeksiyona bağlı olarak hafif şekilde kızarıklıklar dışında herhangi bir yan etkiye ve reaksiyon durumuna sebep olmaz. Enjeksiyon sonrasında ise görülebilecek olan kızarıklıklar ve morluklar kısa süre içerisinde ortadan kaybolur. Ayrıca, cilt içinde  bulunan hyalüronik asit ile yine aynı molekül yapısına sahip olması sebebiyle fazlasıyla güvenlidir. Bu teknik sayesinde, cildiniz eski yapısına oranla ekstra canlı, dinç ve parlak bir görüntü ortaya çıkar.